Bangkok Haberleri

Noel cilginligina kapilmis Central World
Damnoen Saduak Yuzer Carsi... Bu kalabaliktan eser yoktu.

Uzun kuyruklu kayiklar


Bu tekneden satin alip ictigim sehriye corbasi bir harikaydi...Ellerine saglik



Bangkok civil civil. Gecen haftalarda yasanan o tuhaf havalimani baskini krizini, en azindan moral acisindan tamamen atlatmis gorunuyor. Sehrin her yani eglenen genclerle kayniyor. Sehrin devvv alisveris merkezlerinden "Central World"un onune, yerli ve yabanci bira markalari, kocaman mekanlar kurmuslar. Bir tantana ki sormayin gitsin! O mekanlarin icindeki sahnelerde Tayland'in sevilen muzik sanatcilari, yiyip icen binlerce Bangkoklu'nun esliginde sarkilar soyluyorlardi ben oradayken. Bu dedigim de yirmi dakika onceydi ve gecenin ilerleyen saatlerine dek surecegi belliydi bu samatanin. Fakat anlatamam ne kadar uygar bir ortam oldugunu! Aileler, coluk cocuk, genc kizlar, erkekler kolkola... Kimse kimseyi rahatsiz etmiyor. itis kakis yok. Her kafadan bir ses cikiyor, evet, ama cikan ses insani huzursuz eden bir kakafoniden ziyade, neseli bir ugultu gibi geliyor kulaklara. Ben ki kalabaliklardan feci bunalirim, hic de rahatsiz olmadigimi soylemeliyim. Uzakdogu'nun OKTOBERFEST'i de boyle oluyormus, gordum:))




Sabah erken saatlerde yola cikip, Damnuen Saduak yakinindaki Yuzer Carsi'ya gittik. Aslinda carsinin yuzer yani, pek de kalmis sayilmaz ama yine de oraya gitmek, bence basli basina bir keyif. Bir saatlik yolculuktan sonra otobusten inip, uzun kuyruklu kayiklara bindik. Bu kayiklar, en sig yerlere girebilecek sekide tasarlanmislar. Daracik kanallar ve nehir kollarindan gecerken, koyleri ve tropikal agaclarla bitkilerin yarattiklari renk cumbusunu seyrettik. Evler, muson yagmurlari zamaninda zarar gormesin diye, yuksek kaziklarin uzerinde insa edilmisler. Evet, tabii ki pek de zengin degiller ama o kadar zevkli bir gorunumleri var ki, insan keske bizdeki fakir koy evleri de bunlar gibi olsa diyor. Bir kere ne olursa olsun buralarda iklimin de etkisiyle, cilginlar gibi fiskiran cicekler herseyi degistiriveriyor. Hele bolluktan adeta papatya-karanfil muamelesi goren orkideleri anlatmak imkansiz. Her evin onunde onlarcasi, insani delirtmek icin birebir... Bunlara muz, hindistan cevizi, papaya ve daha baska bir cok degisik tropik agaci da ekleyince ortaya cikan tablo gercekten insani saskina ceviriyor. Yesilin her tonu icinde, adeta patlayan renkleriyle orkideler... Daha ne olsun?!




Bu manzaralar esliginde yuzer carsiya geldigimizde, beni pek de aliskin olmadigim bir manzara karsiladi. Etrafta bizden baska turist yoktu! Koca carsi bizimdi ve bu bunca senedir basima daha once hic gelmemisti. Anlasilan gecen haftalardaki havalimani krizi, turizmi fena vurmus. Zaten ortalikta turist grubu olarak ne Avrupali gordum, ne de Uzakdogulu...Amerikali zaten yok...Bir tek bayram icin buraya gelmis Turk gruplari var etrafta ve onlar da kelimenin tam anlamiyla kral muamelesi goruyorlar. Aslinda goruyoruz demem daha dogru cunku biz de o gruplardan biriyiz. Bizi goren muze gorevlileri, saticilar, yanimizdaki yerel rehberimize sorup duruyorlar: Bunlar "eski turist" mi "yeni turist" mi diye. Eski turist, havalimani krizi sebebiyle ulkesine donemeyip burada mecburen kalanlara deniliyor, yeni turist ise, kriz sonrasinda, hatta krize ragmen gelenlere verilmis isim. Yeni turist oldugumuzu duyunca, hepsinin yuzune bir gulumseme yayiliyor ve hep bir agizdan tesekkur ediyorlar gelmekten vazgecmedigimiz icin. Vazgecer miyiz? Neticede halden anlariz hani...Biz de teror belasindan muzdarip oldugumuz icin, turizmin nasil da pamuk ipligine bagli oldugunu en iyi bilenlerdeniz ne de olsa...




Anlayacaginiz, buralarda hava guzel, ulke sakin, carsi- pazar ve tapinaklar bos, yemekler harika, insanlar civil civil ve her zaman olduklari gibi cok kibar... Eh, ben derim ki, eger birikmis milleriniz, kullanabileceginiz izin gunleriniz, cebinizde yeter miktarda paraniz ve icinizde gezme zevkiniz varsa, hemen bir bilet alin ve buraya gelin. Inanin asla pisman olmazsiniz.

2 yorum:

Basak dedi ki...

bir gün mutlaka... gideceğimi hissediyorum. ama siz anlatınca da gitmiş gibi oluyorum:)

ilknur dedi ki...

Sevgili Basak, eminim çok seversin. Umarım en kısa zamanda yolun oralara düşer.

Tecritte 3. Hafta... Her şey normalmiş gibi yaşamaya çalışmak...

Günler birbirini hızla takip ederken, bir de fark ettim ki, tecritteki 3. haftamızı doldurmuşuz geçen Perşembe. Bugün Cumartesi... Sa...