Hong Kong

Aslında tembellik yaptım, kusura bakmayın. Daha önceden bir şeyler yazmam gerekirdi ama olmadı işte zira, HongKong kazan ben kepçe dolaşmaktan bilgisayar başına oturmaya vaktim olmadı. Şu anda havalimanında, Singapur Havayolları'nın lounge'ında uçağımın kalkışını beklerken yazıyorum. Neler yaptım diye özetleyecek olursak:
  • Sabah erken saatte Victoria tepesine çıkıp oradan tüm liman ve Kowloon bölgesini kuşbakışı seyrettim. Hava biraz pusluydu ama olsun. Gökdelenler tüm ihtişamlarıyla önümde serilmişlerdi ve yenileri de hala inşa ediliyorlardı. Burada adım atacak yer kalmadı ama adamlar hala inşaat yapıyorlar. Zaten Hong Kong adası ile Kowloon, deniz biraz daha doldurulursa, yakında birleşirler:))
  • Repulse Bay denen plaja gidip, ayaklarımı denize soktum. Benim gibi en az üçbin kişi de aynı şeyi yapıyordu o sırada ve hepsi de Çinliydi. Özelliği, Kıta Çin' inden getirilmiş kumlarla oluşturulmuş bir plaj olması ve adını da bir zamanlar orada demirlemiş olan savaş gemisinden almış. Aslında Çince orjinal adı Sığ Sular Körfezi ama herkes geminin adıyla anıyor nedense. Plajın hemen ardında (herhalde) elli katlı konutlar vardı ve bunlar insanı gerçekten ürpertiyor.
  • Aberdeen koyunda sampan gezisi yaptım. Hala büyük balıkçı teknelerinde yaşayan insanları seyretmek çok güzeldi. Tabii bunların çok daha ilginç olanlarını Myanmar ve Kamboçya'da gördüğüm için beni o kadar da çok etkilemediler ama olsun, suyun üstünde olmak yine de güzeldi.
  • Nathan Road'da alışveriş yapan kalabalıkların arasına karışıp, vitrinleri seyrettim. Her yer Noel ve yılbaşı için süslenmiş, etrafta Jingle Bells'den geçilmiyor. Kaçarak uzaklaştım...
  • Kowloon Avenue denilen kordonboyunda yürüyüş yaptım ve HongKong adasının devvvv gökdelenlerini seyrettim. HongKong'un Ünlüler Kaldırımı'nda tanıdık film sanatçılarının yıldızlarını ve el izlerini arayıp buldum: Jet Li, Jackie Chan, Chow Yun Fat ve tabii ki Bruce Lee...
  • Akşam gün battıktan sonra HongKong adasından Kowloon'a tekneyle geçtim. Maksat aydınlanmış gökdelenleri seyretmekti. İnanılmaz bir manzara olduğunu daha önce de söylemiştim zaten, yine ağzım açık seyrettim her birini. Hepsi noel ve yılbaşı için renkli renkli süslenmişlerdi ve ışık ışıl parlıyorlardı... Tabi üç gün veriyorum kendime en fazla burada zira bu gökdelenler bir süre sonra benim üstüme üstüme gelmeye başlıyorlar:))
  • Akşam programımda ise HongKong Filarmoni Orkestrası'nin konseri vardı. O tamamen başka bir yazının konusu olsun çünkü şimdi hızla uçağa yetişmem lazım.

Görüşürüzzzz...

Hiç yorum yok:

Tecritte 3. Hafta... Her şey normalmiş gibi yaşamaya çalışmak...

Günler birbirini hızla takip ederken, bir de fark ettim ki, tecritteki 3. haftamızı doldurmuşuz geçen Perşembe. Bugün Cumartesi... Sa...